HAFIZA VE İŞARETLER

“37 yaşında iki yıllık evliyim. Bu iki yılın her anı çocuk özlemiyle geçti. Yaşım tabii dezavantaj bunu biliyorum ama bu hayalini kurmanıza engel olamıyor. Benim Pinterestim bebek odası fikirleriyle dolu. Cep telefonum da öyle. Ben her şeyi denedim. En son umudum sülük tedavisiydi. Tüp bebek tutmuyordu. İki kere denedik olmadı. Pandemiden hemen önce Kasımpaşa’da çok saygın bi alimden el almış bi hanıma sülük tedavisi yaptırdım. O sülüğün içime yerleştiğini düşünmek bile kabustu benim için. Rahmimden ya çıkmazsa ya içimde çoğalırsa diye korkularım vardı. Nihayetinde yaptırdım ve hiç korktuğum gibi olmadığını anladım ama sonrası… İşte insan her şeyi hesap edemiyor. Ben o tedaviden çok kısa bir süre sonra 3. tüp bebek denemesinde yumurtanın tutunduğunu öğrendim. O günkü sevincimi anlatamam. Altı hafta boyunca karnımı seyrettim, sanki dikkatli bakarsam onu görebilecekmişim gibi. 6. haftanın başında internette gezinirken sülüklerin hafızası olduğuna dair bi yazıya rastladım. Kendim de bu tedaviyi yaptırdığım için ilgimi çekti. Orada bi labirentin içine koyulan ve oradan çıkmayı öğrenen bi sülükten söz ediliyordu. Bu bilgi sülüğün hafızasına nakşediliyormuş. Allah’ın bi hikmeti işte bu da diye düşündüm. Sonra ikinci paragrafta bu sülüğün öldükten sonra diğer sülüklere yedirilmesi durumunda ölü arkadaşlarını yiyen sülüklerin de o labirentin çıkış yolunu öğrendiklerini yazıyordu. Bu bilgi beni o kadar çok etkiledi ki o günü lavabonun başında kusarak geçirdim. Akşam eşim geldiğinde kusmaktan baygın düşmüştüm. Hatta eşim corona olabileceğimden şüphelendi çok korktu ama ben psikolojik olduğunu biliyordum. O okuduğum yazıyı beynimden atamıyordum. İçimde ölmüş arkadaşını yemiş ve sadece labirentten çıkmayı değil belki öleceğini de öğrenmiş bir sülüğün gezdiğini düşünmek beni psikolojik olarak yıktı. Ertesi gün de düşük yaptım zaten. Şimdi tüp bebek için zaten bütün maddi imkanlarımız tükendi ama sülük tedavisi için de psikolojik olarak hazır değilim. Her sülük kullanıldıktan sonra imha ediliyor… yani öldürülüyor.. bu yani çok sarsıyor beni. Sizin derdinize deva olduktan sonra yok olmak zorunda. Ve öldürüldükten sonra da diğerlerine yediriliyor. Böyle bi olasılık da var yani. Ben bu kısmını öncesinde hiç düşünmemiştim. Can büyütürken sülük bile olsa hafızası olan bi canlının ölmesini içim almıyor. Eti de o yüzden yiyemiyorum zaten. Çünkü hafızası olan canlının kalbi de vardır. Bilmiyorum belki de bu tedaviler hormonlarımı çok oynattığı için bu kadar hassas düşünüyorumdur, belki de çocuksuz bi hayata artık ikna olmamın vakti gelmiştir. Hayatın işaretleri bebek odası fotoğraflarını silmem gerektiğini söylüyor da olabilir. Ben işaretlere inanırım, inanmak lazım.” İstanbul/2021

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com ile Oluşturulan Web Sitesi.

Yukarı ↑