“Ben Hamburg’da yaşıyorum, 83 yaşında adamım. Ben orada camiye gidiyom, namaz kılmaya değil, çorba içmeye, arkadaşlarımla sohbet etmeye. Almanya’da gurbette tanışmışım çoğuyla. İşyerinde tanıştıklarım da var, Frankfurt da, Münih de tanıştıklarım da. Orada gelmişiz birbirimizi bulmuşuz. O da Türk ben de. Yani rengin ne olursa olsun. Ben Ermeni’yim amma Türküm de bi şekil. Niye çünkü burada doğmuşum, büyümüşüm anladın mı? Ben şimdi camiye onların içine giderek Müslüman mı oldum? Yooo olmadım benim dinim başka. Ben oraya gidiyom arkadaşlarımla konuşmağa, sohbete, memleketten falan konuşuyoz. Oraya gitmeyi seviyom. Ben şimdi camiye gitmeğle Müslüman mı oldum? Bana soruyolar “ gavurrr ne zaman Müslüman olacağn” diye. “Olmıycam” diyom ben de. Benim dinim başka. Ben mesela 62’den beri oradayım daha alışamamışım. Ama ben tek değilim milyonlarca Türk var orada benim gibi düşünen, konuşan. Onlarla görüşüyom ben. Ben Türküm diyom ama “yoook senin dinin başka, Türk olaman sen” diyorlar bana. Cahillik bu, başka bi şey değil. Burada doğmuşum, anam, babam, dedelerim, onların ana babası hep burada doğmuş, büyümüşler amma..; “yok Ermeni’ysen, sen Türk olaman” diyo bana. Ben aslen Sivaslıyım, sona İstanbul’a göçtük. 1962’de İstanbul’dan ayrıldım, kaçtım yani. Ama senede bazen oluyo iki sefer, üç sefer İstanbul’a geliyom. Hiç olmazsa bir sefer mutlaka geliyom Türkiye’ye. Buraya gelmeye harcadığım parayla saray yapardım. Özlediğim için sadece yoksa niye geleyim? Ne işim var burada? Ama özlüyom ya, benim vatanım burası… Sadece İstanbul’u değil her yerini özlüyom.” İstanbul/2020 ( Devam edecek)
BANA GAVUR DİDİLER/ 1

Bir Cevap Yazın