“74 yaşındayım. 45 sene bilfiil çalıştım. 1971 senesinden beri İstanbul’dayım. Ankara’da doğdum, büyüdüm, okudum. Evliyim, bir oğlum, bir de oğlumdan torunum var. Oğlum ilk evliliğimden. İki kez evlendim. Hayattan beklediklerimi aldım. Onun kendi kendime muhasebesini yapıyorum. Çalıştım. Paralar kazandım. Oğlumu okuttum, Amerika’lara yolladım. İkinci eşimin kızını gene yurtdışında okuttum. Bayağı harcamalar yaptım. O da feda olsun. Türkiye’yi adım adım dolaştım. Yurtdışına gittim. Bazı yerlere hatta iki kez gittim.. Yarın ölsem gam yemem, gözüm açık gitmez.. Ruhsal beklentilere gelince.. o kısmı pek tamam olamadı. İlk eşimle evliliğim 25 sene sürdü. 25 senenin 23 senesi çok mutlu geçti. Acayip mutlu geçti. Ama son iki sene olmadı, yürümedi ve ayrıldık. Tokalaştık, ayrıldık. Hala onu tanıyan birileriyle karşılaşıyorum, “Ayrıldık” diyorum, inanamıyorlar. Eşim, Lise 1’den okulu bıraktı. Ben o zaman yeni işe girmiştim. Ben okulu bitirsin istedim ama bitirmedi, evlendik. Sonra aile çevremiz oldu. Dostlarımız falan. Kadın mimar, kocası doktor. İşte falan aile dostlarınızdan bir başkası kadın avukat, kocası müşavir, bir diğerinde, hanımı öğretmen, kocası mühendis. Çevremiz, dostlarımız böyleydi. Ben sanıyorum ki eşim onların arasında bir komplekse girdi. Herkesin belli bir kariyeri varken onun yoktu. Ondan sonra o da bir makyaj malzemesi firmasına satış mümessili olarak girdi. Hani şu evlerde toplanıyorlar da ürün falan tanıtıyorlar ya öyle bir şey. İşte ondan sonra ilişkimiz koptu. İşten eve yorgun argın geliyorum, elinde telefon, koridorda yukarı aşağı gezerek sürekli iş konuşuyor, ama mütemadiyen. Oturuyorum, benimle konuşma falan bir şey yok. O sadece kendi işiyle ilgileniyor. Böyle, böyle ilişki koptu. İki senenin sonunda bir gün karşıma aldım; “Biz eskiden sohbet ederdik, yan yana televizyon seyrederdik, tavla oynardık, kavga ederdik. Şimdi bunların hiçbirini yapmıyoruz artık. Bu böyle gidemez. Böyle gidecekse bitirelim” dedim. İkiletmedi. “ tamam bitirelim” dedi. Hayret bir şey yani! . İşte öylece bitti. Ama dostluğumuz hiç kaybolmadı. Şimdi o işi hala devam ettiriyor. Çok üst düzeylerde. Belki de böyle bir hayat istiyordu. Olabilir tabii. Olabilir. ” İstanbul/ 2019
“HAYRET BİR ŞEY YANİ”

Bir Cevap Yazın